2 Mart 2012 Cuma
İŞTE BU KADAR SORUN YOK ARTIK.
"BEN DENİYORUM, HER ZAMAN OLMASA DA BECEREBİLDİĞİM ZAMANLARDA ÇOK DA ZEVKLİ OLDUĞUNU DENEYİMLEDİM." demiştim ya az önceki notumda...
Evet. Çok zevkli.
Ama ya sosyal ilişkilerin yönlendirdiği, çevreden gelen ve anı yaşamaya engel olabilecek uyaranlara tavrı ne olmalı insanoğlunun?..
Öncelikle zaten anı yaşamaktan başka bir olasılık söz konusu olmadığını, ve beklentilerin sanrılar olduğunu farketmek zorundayız. Dolayısı ile; evet bugün yaptıklarımız yarını şekillendirir ama yarın olmayabilir de. O zaman nasıl yapmalı, ne yapmalı.
Basit aslında: Nasıl ki aslan enerji kazanabilmek için enerji harcamak ve avlanmak zorundaysa...İnsan da kazanabileceği şey için feda edilebileceklerin karşılaştırmasını yapmalı ve karar vermeli. Açlıktan mı ölecek yoksa yorulup tok mu yaşayacak.
Herşeyin katkısı vardır hayata. Bazıları zayıftır, bazıları ise güçlü. Bazıları sorunun başında işe yarar, bazılaırysa sonunda. Ama kazanmak için hepsini kullanmak gerekir. Her şeyini kaybedip, yine de kazanabilirsin hayatta. Hayatın güzelliği de budur işte. İşler her an tersine dönebilir. Kazanmak için yapman gereken tek şey hayattaki olası tavizleri ve katkılarının farkında olmak ve karşındakinin ne yapabileceğini kestirebilmek.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder